2 Kasım 2015 Pazartesi

Yazarı: Sevim Ak
Resimleyen: Behiç Ak
Sayfa Sayısı:123
Türü: Çocuk Romanı
Yayın Evi: Can Çocuk
Kitaptaki Karakterler:
Kıymık  
Bay Güleryüz
Bayan Körpegül
Bay Tırtır
Baldudak

Özeti:  
                  Bu kitabın ana karakteri Kıymık adında bir çocuk. Kıymık, annesi ile babasının ayrılması  nedeni ile bir süreliğine anneannesinde kalıyor. Kitapta anneannesiyle kaldığı süre içerisinde yaşadıkları anlatılıyor. Hayal gücü çok kuvvetli olan Kıymık "Kıymık Dedektiflik ve Keşif Bürosu" kurar. Bir gün postacı çok önce ölmüş olan dedesine gönderilmiş, 30 sene önce Paristen postalanmış bir mektup getirir. Vanilya kokan bu mektupta bir masal yazılıdır. Daha sonra mahalledeki başka kişilere de vanilya kokulu mektuplar gelir ve her birinde ayrı bir masal yazılıdır. Bu beklenmeyen mektuplar, okuyanları yaşama bağlamaktadır. Ancak bu mektupları kimin gönderdiği bilinmemektedir. Kıymık da bir dedektif olarak göndereni bulmaya karar verir. Sonunda bu mektupları yazanın Postacı Bay Güleryüz olduğunu ortaya çıkarır. 

Kitap Hakkındaki Düşüncem:  

                  İnsanın içini ısıtan sıcacık bir öyküsü var. Kitaptaki mektuplar çok güzel ve insana kendini sevdiriyor.Okudukça merak uyandırıyor ve elinden bırakamıyorsun.En sevdiğim kitaplardan biri oldu.Bu güzel kitap için Sevim Ak'a teşekkür ediyorum.

KİTAPTAN ALINTILAR

          "Postacı Bay Güleryüz, Kıymık’ın ölen dedesine, otuz yıl önce Paris’ten postalanmış bir mektup getirir; “Aaaa! Krala bak!” diye başlamaktadır mektup; bir masaldır bu, mis gibi de vanilya kokmaktadır."
            
         "Şu sandalyeye çakılı gördüğün yaşlı adam belki de sağlıklı insanlardan daha 
az sıkılıyordur. Yaşamanın, soluk alıp vermenin, bir günün öneminin herkesten çok farkındadır. Kim bilir ! "

           "En harika şeyler kaybettiklerimizdir,der babam..."

           "Papağan Kral'ın yıldızlara baktığını anlamış,"Onlar yıldız değil,"demiş. "Kedi gözleri. Kediler uyurken gözleri gökyüzüne düş aramaya çıkarlar."

           "Dünyada eksilmeyen bir dil vardır, o da müzüğin dilidir. Müzik eskimeyince müzisyenler eskir mi? Her zaman çağa ayak uydururlar."

           "Her masalda gizli bir öğüt saklıdır"

           " "Seninle okyanusta bir ömür kulaç atmak isterim," dediğini ise kendi bile zor duydu."

           "Balıkçılar denizde yapayalnızdırlar.Arkadaşlık edecek kimseleri yoktur. Kuşlarla avuturlar kendilerini. Güçlü arkadaşlıklar kurarlar. Karabataklar da bunlardan biridir."

           " "Mektuplarımın yanıtsız kalması bir bakıma iyi," dermiş."Yanıt gelir, büyü bozulur,bakarsın." 

           "Sava bir gözünü çocukken oynadığı bir savaş oyununda kaybetmiş. Savaşlar oyun bile olsa hiçbir işe yaramazlar. Mezar taşlarını arttırır, göğsü madalyalarla dolu ama kolu, bacağı, gözü, kulağı olmayan insanlar türetirler."

Kitapta mutluluğa dair çıkarılabilecek en güzel ders şu cümleyle ifade edilmiş:
        ''Mutluluk ipucu yakalamaktır. İpuçları bazen anneannenin reçel kavanozundan, bazen postacının yıpranmış çantasından, bazen de denize atılmış bir şişeden çıkar...''


1 yorum:

  1. Çok güzel bir ağ kütüğü(blog) oluşturmuşsun İdil, yeni kitaplarını da hevesle bekliyorum. Sevgilerimle. Hakan TOKDEMİR

    YanıtlaSil